Hayır efendim, doksanlı yılların unutmaz çizgi film kahramanı He-man ve kankaları She-ra, Titrek ve Orco’dan bahsetmiyorum. Yazılışları ve söylenişleri ilk bakışta benzer gibi gözükse de yazımınızın kahramanı olan Hymen bir tanrı. Hani şu bizlerin Türkçede “kızlık zarı” dediği, dünyanın geri kalan dillerde hymen denilen “zara” adını veren tanrı.

Yunan mitolojisinden şarap ve coşkunun tanrısı Dionysus ile aşk ve güzellik tanrıçası Afrodit’in oğludur Hymen. Bu çocuk o kadar güzeldir ki evlerine misafirliğe gelen tanrı Apollon evden ayrılmak istemez. Kendisinde kız güzelliği vardır. 

Anne baba tanrı olunca çocuğun da tanrı olması kaçınılmaz olduğundan kendisi de bir tanrıdır Hymen’in. Korsanların kaçırdığı Atina’lı kadınları örgütleyip sağ salim şehre geri dönmelerini sağlayınca bu başarısından dolayı baş tanrı Zeus onu “sıradan” tanrılıktan makam sahibi tanrılığa terfi ettirip “evlilik ve düğün tanrısı” ilan etmiştir. Evlilik ve düğün tanrısı olmasına olmuştur ama kendisi de evli olmasına rağmen gözü hep dışardadır Hymen’in. Burada amiyane bir türk atasözü olan “İmam osursa cemaat sıçar” deyişi akıllara geliyor. Evlilik tanrısı çapkınlık yaparsa biz faniler ne yapsın 🙂

Elinde bir meşale vardır Hymen’in. Onun rızasıyla hayatlarını birleştirecek çiftlerin önlerindeki uzun yolu aydınlatır. Tabi bir şartla. Gerdek gecesi Hymen’e adanmalıdır. Bu gece onun için kan akıtılır.

İki de kankası vardır Hymen’in, her zaman beraber vakit geçirdiği hiç ayrılmadığı. Biri eline geçirdiği yay ve okla insanlara ateş edip onları birbirine âşık eden Eros (ki Afrodit’ten olma üvey kardeşidir kendisinin), diğeri de Tıp tanrısı Asklepios’un, sağlık ve temizlik tanrıçası olan güzel kızı Hygieia yani şimdiki söyleyişimizle hijyen. Aralarındaki ilişki bugün bile devam eder…